top of page

Sanatla depremin zorlayıcı etkilerine yardım etmek mümkü mü?

Sanat hayatın en büyük parçalarından biri. Onunla, büyümek, perspektif almak, kendini ifade etmek münkün.


Yakın zamanda ülkemizde bir deprem felaketi yaşandı. Depremle beraber evini, yakınlarını, anılarını, şehirlerini kaybedenler oldu.

Bir de deprem bölgesinde olmayıp, afetten dolaylı olarak etkilenenler oldu. Etkilerini hala yaşadığımız bu doğal afetin bazen sonuçlarını değerlendirmeye çalıştık, bazen sosyal medyada gördüğümüz birinin gözyaşlarına eşlik ettik, bazen deprem çantası hazırlamak için harekete geçtik, bazen elimizi cebimize atıp deprem bölgesine yardım gönderdik. Hepimiz kendine özgü reaksiyonlar verdi bu felakete.

Şundan eminiz ki; verdiğimiz reaksiyonların hepsi durumu düzeltmek, daha iyisini yapmaya çalışmak, yardım etmek içindi.

Depremin üzerinden 7 hafta geçti, hayatımızın akışına geri döndük. Yaşama döndüğümüz için üzüldük, utandık, çekindik belki de… İhtimalleri düşünüp korktuk, kaygılandık ya da? Bir şeyler değişir mi diye umut ettik bazen de?

Peki şimdi, deprem üzerine hala gündemizdeyken, bunun üzerine düşünürken ne yapacağız?

Tohumları atınca sonradan filiz verir, yumuşak pasteli kullanınca da dağıtmadan ortaya ne çıkacağını bilemezsiniz.



Şimdi attığımız minik tohumlar, kullandığımız tebeşire benzer bu boya, sonradan nerelere götürür bizi bilmiyoruz. Ama yolda olmanın; bir şeyleri, kendimizi, değiştirmenin, geliştirmenin yolunda olmanın bize iyi geleceğini biliyoruz. Yapabildiğimiz duygularımızı konuşmak, neler yapmak isterdik, bunları dile getirmek olabilir mi?

4 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page